TFF BAŞKAN ADAYLIĞIM İLE ALAKALI YAPTIĞIM AÇIKLAMA VE SEÇİM BEYANNAMESİ
TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU
BAŞKANLIK SEÇİMİ
SEÇİM BEYANNAMESİ
“2015”
ERDAL ALKIŞ
Başkan Adayı
- BÖLÜM
FUTBOLUMUZUN
DEĞERLİ KAMUOYU ve SPOR ADAMLARI
Türkiye
Futbol Federasyonu (TFF) Seçimlerinin yaklaştığı şu günlerde diğer değerli
Adaylar gibi ben de “Başkan Adaylığı” konusunda çalışmalarımı tamamlayarak aday
olmaya karar verdim.
Bir
önceki seçimde de “ARTIK RENKLERİN
ÜSTÜNÜ KAPATMA ZAMANI” ve “FUTBOL SADECE FUTBOL DEĞİLDİR” sloganlarıyla
Türkiye’de futbolun özerk olmasından sonra ilk defa, sorunların ve bunların
çözüm yollarını yazılı olarak ortaya koyarak aday olmuştum.
Bu
seçimlerde aday olmak için arkadaşlarımla birlikte 3 yıldır hem spor kamuoyu,
hem kulüpler hem de dışardan Futbola müdahil erkler ile periyodik olarak
görüşmelerimizi yürüttük.
Bu
çalışmalarımızı yaparken seçilmişlere hep yapıcı söylemler ile yaklaştık.
Gerektiğinde eleştirilerimizi saygı ve centilmenlik çerçevesinde yaptık.
Bu
seçimlerde aday olmak için arkadaşlarımla birlikte 3 yıldır hem spor kamuoyu,
hem kulüpler hem de dışardan Futbola müdahil erkler ile periyodik olarak
görüşmelerimizi yürüttük.
Bu
çalışmalarımızı yaparken “seçilmişlere” hep yapıcı söylemler ile yaklaştık.
Gerektiğinde eleştirilerimizi saygı ve centilmenlik çerçevesinde yaptık.
Ancak
yıllardır açıkça görünen ve söyleyegeldiğimiz bir gerçek var ki; FUTBOLUMUZ ÇOK KÖTÜ YÖNETİLMEKTEDİR!
Bunun sonucu olarak Futbolumuz dünya genelinde dibe doğru başarısızlıklarımız
ve maalesef TERÖR İLE BİRLİKTE ANILMAYA BAŞLANARAK zedelenmekte, genç neslimiz
bundan dolayı spordan uzaklaştırılarak yok edilerek, insani değerlerimiz altüst
olmaktadır. Fenerbahçe takımına ardı ardına yapılan son saldırı bunun en açık
örneklerinden birisidir.
Bu
gidişatın durdurulmaması durumunda Futbol teröristlerinin hedefi olan «Futbol
fanatizminin» artacağı, belki de toplu can kayıpların yaşanabileceği, insani
değerlerimizin dağılacağı, bundan kaynaklı şiddet ortamı ile ülke huzurunun
kaybolacağı bir Türkiye olmamız kaçınılmaz bir gerçektir.
Diğer
taraftan futbolu yönetenler kendi beceriksizliklerini yıllardır
utanmadan-sıkılmadan SİYASETÇİLER
ÜZERİNE ATARAK perdelemeye çalışmışlardır.
Bunu
yaparken; “Futbola siyaset Karışıyor” iftirasını atarak üzerine tuz-biber
ekmektedirler.
Maalesef
aynı kötü strateji kulüp yönetimi için de başvurulmaya başlanmıştır.
Profesyonel Kulüplerimizin hemen tamamının içinde bulundukları kötü yönetim ve
finansal krizin temelinde bu sonuç yatmaktadır.
Sorumluluk
sahipleri bu gün çözüm olarak hiçbir öneri getirmedikleri gibi getirme çabaları
da bulunmamaktadır. Var olan çabaların tamamı dışardan yapılmakta ve etkisi
zayıf, cılızca çalışmalardan öteye gitmemektedir.
Bizim
tespitimiz; bugünün
yöneticileri BU ZAMANA KADAR İŞLENEN
FUTBOL GÜNAHLARININ ORTAKLARI OLDUKLARI NEDENİ ve GERÇEĞİYLE bu sorunları
asla çözemezler ve çözemeyeceklerdir.
Ancak
bizim gibi “BU KİRLİLİĞE BULAŞMAMIŞ, BU GÜNAHA ORTAK OLMAMIŞ” futbol ve
memleket âşıkları korkusuz, kararlı kişiler bu sorunu çözebilirler. Bizim
hareketimiz de buna bir zemin oluşturma medeni cesaretini gösterme çabasıdır.
Bizler
başlangıçta “SİYASETİN KUCAĞINA ATILAN BU BAŞARISIZLIK YUMAĞINI” futbolun
ÖZERK YAPISINI GÖZARDI ETMEDEN hem siyasiler hem de Futbol
adamları/Kulüplerimiz ile birlikte adım adım çözüm getireceğiz. Bu bağlamda başta seçim sistemi olmak üzere,
kulüplerimizin finansal sorunları, altyapı sorunları ve etik konuları adım adım
çözülecek, GELECEĞİMİZ OLAN GENÇLERİMİZİN ülkelerini ve takımlarını dünya
nezdinde başarıyla nasıl temsil ettiklerine milletçe şahit olacağız.
Bu
seçim yine futbolumuzun geleceğinin katledilerek birilerinin piyonu bir yönetim
veya gerçekten özerk ve sorunları bir bir çözen güçlü bir yönetim arasında
geçecektir.
Yani
futbolumuz el birliğiyle ya batırılmaya ve yok edilmeye devam edecek; ya da bu
oyun bozulacaktır.
Bunun
mücadelesi için bizler hazırız.
FUTBOLUN
EN SIKINTILI DÖNEMİNİ OMUZLARIMIZA ALMAYA VE BU ATEŞTEN GÖMLEĞİ GİYMEYE KARARLI
OLDUĞUMUZU KAMUOYUNA SAYGIYLA ARZ EDİYORUZ…
PROJELERİMİZ
1- EKİBİMİZİN İLK ve EN ÖNEMLİ İCRAATI
TFF
SEÇİM SİSTEMİ VE TÜZÜĞÜNÜ BAŞTAN SONA YENİDEN DEĞİŞTİRMEK OLACAKTIR!
2- YENİDEN YAPILANDIRILACAK BİRİMLER VE
PROJELER
*
HAKEM OKULU PROJESİ
*
ANTRENÖR OKULU PROJESİ
*
FUTBOL YAZ OKULLARI VE FUTBOL EĞİTİM-
ÖĞRETİM PROGRAMLARI PROJESİ
*
FAAL FUTBOL KURAL VE ETİK DEĞERLER EĞİTİM PROGRAMI PROJESİ
3- PROFESYONEL
KULÜPLERİMİZİN FİNANSAL DİSİPLİNİ VE TRANSFER POLİTİKASI
TAKIMLARIMIZIN
MALİ YAPISI-DENETİMİ VE TRANSFER POLİTİKALARI
-
Profesyonel takımlarımızın tamamı mali disiplin bakımından TFF yönetimi
tarafından atanmışlardan oluşan bir kurul (ÜST KURUL) tarafından takip edilecek
ve denetlenecektir. *(Bu madde görev-yetki-yaptırım içeriği kapsamlı olarak
kitapçık şeklinde hazırlanacaktır)
-
Profesyonel takımlarımıza mali disiplin ve denetim sistemi FİFA tarafından
belirlenen normlar dikkate alınarak yeniden detaylı bir şekilde uygulanacaktır.
Buna
göre;
-
Kulüplerimizin transfer süreleri ve borçlanma yetkileri sürelerini kapsayacak
sistemde olması için yeni kurallar (yaptırımlar) hazırlanacaktır.
-
Her yönetim yapacağı transferleri gelir gider bütçesini dikkate alarak “ÜST KURUL” a onaylatmaları
gerekecektir.
-
Süre aşımını gerektirecek borçlanmalarda kulüplerin delegelerinin en az 1/3
unun toplandığı ve 3/2 sinin kabul edeceği şekilde karar alarak yapabilme
imkânı olacaktır. Bunun adı “YETKİLENDİRİLMİŞ
BORÇLANMA” olacaktır. Bu kararlar için gündem belirlenerek genel bir yetki
alınabilir. Ancak belirlenen gündemin her bir maddesi bu şekilde kabul edilerek
zabıt altına alınacaktır.
-
Kulüp bütçesini aşacak ve “yetkilendirilmiş borçlanmalar” ise Kulüp başkanı ve
sorumlu yöneticilerinin şahsi ve yasalar nezdinde kabul gören kefaletle
yapılabilecektir. Bu teminatlar TFF na verilecektir.
-
Bütün Profesyonel takımlarımız mali disiplini 3 yıl içinde planlayacaklar ve
TFF ye bildireceklerdir. Bunu yapabilme imkânı olmayan kulüplerimizin mali
disiplin çalışması TFF tarafından “ÜST Kurula” hazırlattıracak ve kulüplerin
(yöneticilerin) uygulamasına verilecektir.
Mali
disiplini uygulayamayan (uygulamadığı tespit edilen) kulüplerimizin yönetimi
TFF disiplin kurulu tarafından düşürülebilecektir.
-
Bütün bu kararlar uluslararası futbol yasaları bağlamında kulüp ve
yönetici-sporcu haklarına ve hukukuna bağlı kalınarak uygulanması TFF
tarafından sağlanacaktır.
4- YABANCI FUTBOLCU TRANSFERİ
-
SÜPER LİG için iki sezon içerisinde 4+2 (geriye dönük yapılmış transferler 2
yıl içinde bu sisteme entegre edilecektir)
-
Yabancı transferinde yurt dışından yapılacak transferlerde 28-32 yaş sınırında
olan futbolcular en az 10 kez milli takımlarda oynamış olması gerekecektir.
Milli olma şartında muafiyet yaş sınırı ancak 23 ve altı olması durumunda
aranmayacaktır.
-
23-28 arası yaş sınırında transferlerde yabancı futbolcuların gelirlerinden %25
(net) vergi verilmesi; 28-32 yaş arası için %35; 32 yaş üzeri transferlerde
alacağı ücretin %40 TFF na fon olarak (gelir vergisi bağlamında) ödenmesi
sağlanacaktır. (Bu madde ilgili bakanlık ile koordineli olarak TFF nin
özerkliğine de zarar vermeyecek şekilde düzenlenerek icra edilecektir) Eğer
futbolcunun böyle bir fonu ödememesi durumunda kulüp yöneticileri TFF ye karşı
sorumlu olacak ve bu bedel kulüp gelirlerinden kesilerek TFF ye irat kabul
edilecektir.
-
32 üzeri yaşlarda yapılacak yabancı transferlerinde kulüplerin yöneticilerinin
maddi kefaleti (yasalar bağlamında geçerli olacak) TFF ye verilecektir. Bu
ödemelerin denetimi ve takibi ÜST KURUL tarafından yapılacaktır. Bunda kulüp ve
yöneticilerinin olası karşılaşabilecekleri yasal sorumluluktan kurtarılması
amaçlanmaktadır.
-
1 ve alt liglerde yabancı oyuncu transferi olmayacaktır. Süper ligden düşen
takımın anlaşmalı futbolcusu otomatik olarak serbest kalacaktır. Ancak kulüp bu
futbolcusunun transferinde hak kaybını minimuma indirebilmesi için ÜST KURUL
hakemlik yapacaktır. (Burada kulüpler daha esnek ve bağlayıcılığı daha az, aynı
zamanda çok daha sağlam içerikli sözleşmelerin hazırlanmasının önünün açılması
hedeflenmektedir)
5- ALT YAPI
-
PROFESYONEL kulüplerimiz bütçesinin %15 nin altyapıya ayrılması zorunlu
kılınacaktır. Bunun için TFF ilgili birimleri gerek tüzük değişiklikleri gerek
denetim sistemiyle bunun uygulanmasını sağlayacaklardır.
-
Süper lig takımları ilk 11 de altyapıdan yetişmiş en az 1 oyuncusuyla
başlayacak, yedekte ise 2 oyuncusunu bulunduracaktır. Bu kural Avrupa
maçlarında geçerli değildir.
-
1. Ve 2. Ligde ilk 11 de 2, yedekte 2 futbolcusu olacak şekilde koordine
olacaklardır. Altyapı konusunda profesyonel takımlar ile koordineli olarak 5
yıl içinde kadrosunda en az 10 futbolcu bulundurmayı sağlayacak sistemin
sağlanması önemli bir hedefimiz olacaktır.
-
Alt yapısı ve altyapı liglerde olmayan hiçbir profesyonel kulüp olmayacaktır.
-
Diğer ligler ile alakalı olarak geniş bir çalışma yapılarak altyapı-yaş
sınırı-yetiştirdiği futbolcu sayısı sistemi baz alınarak gerek gelir sistemi
gerek diğer teknik şartlar ayrıca belirlenecektir.
-
Bu şartlar en kısa zamanda TFF tüzük değişikliğinden sonraki yılda uygulamaya
konacak şekilde planlanacaktır.
6- GELİR DAĞILIMI
-
Şampiyonluk
-
Galibiyet
-
Atılan gol sayısı
-
Sıralama
-
Avrupa’daki temsil ve başarısı
-
Milli takımlara verdiği oyuncu sayısı
-
Etik kurallar ve yönetimsel (mali) başarıya dayalı olarak yeniden
düzenlenecektir.
7- TFF TARAFINDAN SAĞLANACAK BAZI YENİ
DESTEKLER
-
2.
Ve 3. Lig takımlarının seyahat, konaklama, yemek ve malzeme giderleri planlı ve
gelir gider-reklam desteği kapsamında TFF tarafından planlanarak
karşılanacaktır.
-
2.
Ve 3. Lig takımlarımızın ALT YAPILARININ hocaları Kulüp-TFF arasında diyalogla
belirlenecek ve maaşları TFF tarafından karşılanacaktır. Bu sistemde başarılı
olan hocalar ödüllendirilecek; başarısızlık ve etik kurallara uyumsuzluklar ise
sonraki değerlendirmelerde görevlendirme kısıtlaması olarak yansıtılacaktır.
-
Sportoto
gelirlerinden 2. Ve 3. Lig takımlarımızın da faydalanması için gerekli altyapı
sağlanacaktır.
-
2.
Ve 3. Liglerimizdeki takımlarımızın yaş sınırlaması 25 yaş altı olması
durumunda TFF tarafından yapılacak doğrudan desteklemelerde pozitif ayrımcılık
için gerekli altyapı oluşturulacaktır.
8- KULÜPLERİMİZİN ŞEFFAF YÖNETİLMESİ
Bütün
kulüplerimizin Mali ve İdari Disiplin denetimi «Dernek Şirket» dâhil DENETLENEBİLİR
BİR YAPIDA OLACAKLARDIR. Kulüpler ve Yönetim,
Futbolcuyu;
-
Kim
satın alacak, Kime satılacak, Niye satılacak,
-
Kulübü
Nasıl yönetecek, Uzun vade planı ne olduğunu Federasyona bildirmek durumunda
olacaktır.
-
KULÜPLERİMİZİN
BORÇLARINI TASFİYE EDEBİLMESİ İÇİN
Futbolcu
satışı, Menkul-G.Menkul varlıkların paraya çevrilmesi,, Yeni başka gelir
kaynaklarının ihdası, Diğer gelirler konularında TFF ile işbirliği sistemi
oluşturulacaktır.
9- YÖNETİM SORUMULUĞU
-
Yöneticiler
aldıkları her kararda doğabilecek her türlü sonuçta Başkan %40 diğer
yöneticiler kalan %60 şı eşit şekilde paylaşacakları bir yasal sorumluluk
sitemi getirilmesi sağlanacaktır.
-
10- KULÜPLERİMİZİN ŞEFFAF YÖNETİLMESİ
HALKA ARZLAR KONUSU
Özellikle
son dönemde büyük kulüplerimizin halka arzında ortaya çıkarılan sistemler İBKM
ve SPK ile birlikte yeniden planlanarak özellikle Kulüplerimizi maddi zarara
uğratan ve ayrıca kayıt dışı sisteme iterek «TARAFTARLARA» haksız muameleye
sebep olan bütün yapı değiştirilecektir.
Orta
ve uzun vadede kulüplerimiz ve taraftarları için çok büyük kazançlara imkân
sağlayacak bu çalışma maksimum 2 yıl içinde tamamlanarak uygulanacaktır.
11- ŞİKE
Eğer
biz seçilirsek 2 yıl içinde şaibeli olan bütün sorunlar halledilecek ve
liglerin tamamının şikeden arındırılmış centilmence mücadeleye dayanan,
adaletsizliklerin acımasızca üzerine gidildiği bir mekanizmayı uygulayacağımıza
söz veriyoruz.
Eğer
bu konuda verdiğimiz sözde durmaz/duramazsak yönetim olarak anında istifa
edeceğimizi kamuoyuna söz veriyoruz.
Dünyanın
en centilmen ve temiz ligini oluşturacağımıza şeref sözü veriyoruz. Verdiğimiz
bu sözün ne kadar ağır olduğunun farkında ve bilincindeyiz…
12- BÜTÜN BUNLARIN DIŞINDA FUTBOLUN DİĞER
SORUNLARI OLAN
- Futbolda Kayıt dışılık Sorunu
- Sponsorlar sorunu
- Nakit ve yayın akışını sağlayan
medya sorunu
- Girişimci patronlar sorunu
- Menajerler sorunu
- Maliye sorunu
- Kontrolsüz Transfer/Personel
Harcamaları sorunu
- Yetersiz Kulüp Tesisleri sorunu
- Kulüplerin Artan Borçları sorunu
- Stadyumlarımızın Eksiklikleri
sorunu
- Kurumsal Yönetim Yetersizliği
sorunu
- Sportif Altyapıların Eksiklikleri
sorunu
- Yanlış Şirketleşme ve halka arzın
yarattığı sorunlar
- Örgütlenme Sorunları…
BÜTÜN BU SORUNLAR TEKER
TEKER İLGİLİ KURUMLAR İLE BİRLİKTE 3 YIL İÇİNDE ÇÖZÜLECEĞİNİ TAAHHÜT EDİYORUZ.
BİZ TFF YÖNETİMİNE SEÇİLMEMİZ
DURUMUNDA
1-
Avrupa’nın
en şeffaf federasyonu olacağımızı,
2-
2
yıl içinde şaibeli bütün sorunların çözüleceğini,
3-
2
yıl içinde mali disiplini sağlanmamış hiçbir profesyonel kulüp kalmayacağını,
4-
2
yıl içinde en büyük derbilerin rakip izleyicilerin iç içe izlediği centilmen
bir lig yaratılacağını; mağlup takımın galip takımı alkışladığı güzel bir ligi,
5-
Bilerek
haksızlığa uğrayan hiçbir takımımız olmadığı bir lig yaratılacağını,
6-
5
yıl içinde her yıl Türkiye liglerinden 10 Türk Yıldızımızın Dünya takımlarına transfer
olacağını,
7-
3
yıl içinde en az 1 UEFA şampiyonu ve Şampiyonlar liginde final oynayacak Türk
takımı olacağını
8-
Milli
takımızın bundan sonraki ilk Avrupa kupasında final oynayacağını, bundan sonra
Avrupa ve dünya kupalarına katılımı konusunda en güçlü ülke olacağımızı
9-
Türk
Futbolunun finansal bakımdan Avrupa’nın en sağlam yapıya sahip ilk 5 ülkeden
birisi olacağını
TAAHHÜT
EDİYORUZ…
ERDAL
ALKIŞ KİMDİR
1966 yılında (K.Maraş)
Göksun'da doğdu. 1986 yılında Kayseri'de ticarete başladı. O günden bu yana
kendi firmasını yönetmektedir. O dönemde (1980-1991) amatörce Başlayan
futbolculuk Serüveni muhtelif takımlarda üniversite/iş hayatı ile birlikte
devam ettirmiştir. Orta Asya Türk Cumhuriyetleri İktisadi Kalkınma modelleri
konulu doktora tezi bulunmaktadır. 2001 yılından bu yana İstanbul'da ticari
hayatıma devam eden Alkış 2002-2004 yılı seçimlerinde Ak parti seçim işleri
sorumluluğunu üstlenmiştir. Bu dönemdeki anılarını anlattığı "ILK 45
GÜN" adında bir kitabı bulunmaktadır.
Şirketi; organizasyon, dış ticaret,
medya, tanıtım işleri yanı sıra Yatırım Danışmanlığı işlerini yürütmüştür. Son
4 yıldır enerji, liman işletmesi ve çevre konusunda yatırımları bulunmaktadır.
İstanbul’da ülkemizin tek «Kentsel Atıklar» geri dönüşümünün yapıldığı
yatırımını yapmış ve İBB ile ortak olarak işletmektedir. Senegal merkezli “İcon
Afrika” Firması ile Afrika’da muhtelif yatırımları bulunmaktadır. 2012 Yılına kadar DEIK Türk-Hint iş konseyi
başkan, başkan vekilliği görevlerinde bulunan Alkış Son TFF seçimlerinde Başkan
adayı olmuştur. Güncel olarak Çukurova Hava Alanı projesini devir alma
çalışmaları devam etmektedir.
Evli ve 2 çocuk babası Alkış
Rusça, Kazakça, İngilizce, Arapça ve Çerkezce bilmektedir.
2. BÖLÜM
TFF
1- TFF
SEÇİM SİSTEMİ VE TÜZÜĞÜ YENİDEN YAPILACAKTIR.
1.1.Süper
Lig 18 takım
1.1.1.
Şampiyon
olmuş takımların seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 15 kişi
birer oy kullanma hakkı.
1.1.2.
Şampiyon
olmamış ama Avrupa’da Ülkemizi temsil etmiş takımlarımızın seçilmiş
yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 13 kişi birer oy hakkı.
1.1.3.
Diğer
takımlarımızın seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilmiş listeden 9 kişi birer
oy hakkı olacaktır.
1.2.Birinci Lig (Takım
sayısı ve statüsü aynen korunmak üzere)
1.2.1.
Son
5 yıl içerisinde Avrupa’da Ülkemizi temsil etmiş takımların seçilmiş
yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 9 kişi birer oy hakkı.
1.2.2.
Son
5 yıl içinde Süper ligde oynamış takımlarımızın seçilmiş yöneticilerinden TFF
ye verilecek listeden 7 kişi birer oy hakkı.
1.2.3.
Diğer
takımlarımızın seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 5 kişi birer
oy hakkı olacaktır.
1.3.İkinci Lig. (Takım sayısı ve statüsü yeniden
planlanacaktır)
1.3.1.
Son
5 yıl içinde Ülkemizi Avrupa’da temsil etmiş takımların seçilmiş
yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 7 kişi birer oy hakkı.
1.3.2.
Son
5 yıl içinde 1. Ligde oynamış takımların seçilmiş yöneticilerinden TFF ye
verilecek listeden 5 kişi birer oy hakkı.
1.3.3.
Diğer
takımlarımızın seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 3 kişi bir
oy hakkı olacaktır.
1.4.Üçüncü Lig. (Takım sayısı ve statüsü yeniden
planlanacaktır)
1.4.1.
Son
5 yıl içinde ülkemizi Avrupa’da temsil etmiş takımların seçilmiş
yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 5 kişi birer oy hakkı.
1.4.2.
Diğer
takımlarımızın seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 3 kişi bir
oy hakkı olacaktır.
1.5.MİLLİ
FUTBOLCULAR
1.5.1.
A
Milli takımda 25 kez oynamış ve faal futbol oynayanlar dâhil olmak üzere
yaşayan eski futbolculara birer oy kullanma hakkı. Bu sayı olası TFF seçimleri
öncesinde TFF nin kayıtları esas alınarak tespiti yapılarak hem hak kazananlara
hem de TFF nin kendi sitesinden kamuoyuna duyurulur.
1.6.FUTBOL DERNEKLERİ (TFF tarafından kabul edilmiş dernek
statüsündeki Futbol
Dernekleri)
1.6.1.
Üye
sayısı 50 den az olmamak kaydıyla “50-100” gerçek amatör-profesyonel
futbolcusu (faal-gayri faal) üyesi olan
derneklerin seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 10 kişi birer
oy hakkı.
1.6.2.
Üye
sayısı 1.6.1. deki statü aynen korunmak üzere 100 den fazla üyesi olan
derneklerin seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 15 kişi birer
oy kullanma hakkı olacaktır.
1.7.AMATÖR
TAKIMLAR
1.7.1.
Son
2 yılda ümit milli takımlar seviyesinde sporcu ve/veya 5 yıl içinde A Milli
takıma oyuncu vermiş amatör takımlarımızın seçilmiş yöneticilerinden TFF ye
verilecek listeden 1 kişi bir oy hakkı olacaktır.
1.8.TSYD
1.8.1.
TSYD
nin seçilmiş yöneticilerinden TFF ye verilecek listeden 10 kişi birer oy hakkı
olacaktır.
1.8.2.
Futbol
Hakemleri lisansı bulunan ve en az 10 resmi maç yönetmiş her hakem 1 oy hakkı.
1.9.TARAFTAR
DERNEKLERİ
1.9.1.
Profesyonel
kulüplerimiz tarafından resmi olan kabul edilmiş ve TFF Tarafından tescil
edilmiş TARAFTAR DERNEKLERİNİN yöneticilerinden “Dernek tarafından ismi
belirlenerek TFF ye bildirilmiş” üyelerden 1 er kişi bir oy hakkı.
BU ŞEKİLDE TEMSİLDE
ADALETİN DAHA HAKKANİYETLİ SAĞLANACAĞINI ÖNGÖRMEKTEYİZ.
- BÖLÜM
Futbolda
Kayıt dışılık Sorunu
Kayıt
dışı toplumsal genel refah seviyesinde de haksız ve dengesiz dağılımlar ortaya
çıkıyor.
Futbolun
Aktörleri Arasındaki Para Dolaşımı Futbolun ana ögeleri;
-
Spor
kulüpleri ve futbolcular.
-
Sponsorlar
-
Nakit
ve yayın akışını sağlayan medya
-
Girişimci
patronlar
-
Menajerler
-
Maliye
Tüm
ögelerin birbiriyle olan organik bağını ise, çok da sağlıklı ve şeffaf olmayan
bir muhasebe sistemi sağlıyor. İşte bu yapı, bir yandan para aklama sisteminin
bağını oluştururken, diğer taraftan da kayıt dışı paranın sisteme girmesine ve
bu sayede teşvik-şike-şiddet-rüşvet gibi anti-futbol ögelerinin yaşamasına, bu
aktörler arasındaki bir network oluşmasına olanak sağlıyor.
Kayıt
Dışılık Sektöre Göre %2 ile %70 Arasında Değişiyor
Ülkemizde
kayıt dışılığın farklı yıllarda yapılan çalışmalara göre GSMH’nin yüzde 2’si
ile %70’i arasında olduğu tahmin ediliyor. (Resmi Gazete, 05.02.2009-27132,
Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı 2008-2010, sh.7-8)
Kulüpler Kurumlar
Vergisinden Muaf
Spor/Futbol
Kulüpleri kurumlar vergisinden muaf oldukları için bir vergi kaybı ya da kaçağı
söz konusu değil. Ancak spor kulüplerinin stopaja tabi ödemeleri varsa stopaj
sorumlulukları, KDV mükellefiyetleri ve yapmış oldukları sözleşmeler nedeniyle
de damga vergisi yükümlülükleri bulunuyor. 2009-10 yıllarında Süper Lig ve Bank
Asya 1.Ligi’nde mücadele eden 19 spor kulübünün incelenmesi sonucunda;
yurtdışından hizmet veren menajerlik firmalarına yapılan ödemelerden KDV ve
kurumlar vergisi, sporcu ve teknik adamlara yapılan bir kısım ödemelerden gelir
vergisi tevkifatı yapılmadığı; sporcu transferlerinde önceki kulüpler ve
menajerlerle yapılan sözleşmelerde bir kısım damga vergisinin beyan edilmediği
tespit edilmiştir. (Meclis Araştırma Komisyon Raporu, sh. 69)
İncelemeler
sonucunda ortaya çıkan, gerek eksik beyan edilen gerekse hiç beyan edilmeyen
matrah farkı tutarları aşağıdaki tabloda gösteriliyor.
Spor Kulüplerinde Kayıt
Dışı Faaliyetler Tablosu (TL)
Vergi
Türü Bildirilen Matrah farkı Kayıt Dışı Faaliyet Oranı
KDV 10.306.744 111.074.197 % 1.107
Gelir
Stopaj Vergisi 468.056.799 851.090.616 % 182
Damga
vergisi 372.055.474.... 1.020.584.902 % 274
TOPLAM
850.419.017.... 1.985.749.715 % 234
Kaynak:
(Türkiye Büyük Millet Meclisi Spor Kulüplerinin Sorunları ile Sporda Şiddet
Sorununun Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla
Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu Raporu, Mart 2011, Sh.69-70)
Tabloda
görüldüğü gibi Süper Lig’de ve Bank Asya Lig 1’de mücadele eden spor
kulüplerinde kayıt dışı faaliyetlerin kayıtlı faaliyetlere oranı %234’e
ulaşıyor.
Yukarıdaki
tabloya göre Spor kulüplerinin 1,9 milyar TL’ne ulaşan vergiyi bildirmemiş...
Ülkemiz
Futbolcular ve Kulüpler açısından Vergi Cenneti
Futbolcular
diğer meslek gruplarından da daha az vergi ödüyor.
Örneğin
Galatasaray'ın transferi Selçuk İnan, 1 milyon 311 bin lira Gelir Vergisi
ödeyecek. Ancak İnan aynı gelire sahip bir işçi olsaydı, 3 milyon 50 bin 520
lira vergi ödeyecekti.
İspanya’da
“Beckham Yasası” olarak bilinen düzenlemeye göre 600.000 Euro üzeri kazanan
yabancı çalışanlar %43 yerine %24 vergi ödüyorlar.
İngiltere’de
Nisan 2010’dan itibaren yıllık 266.000 $ üzerinde kazananların ödeyecekleri
vergi oranı %50 oldu.
Yine
İspanyol La Liga’da oynayan yabancı oyunculardan yapılan vergi kesintisi geçen
sene %35’ten %42’ye çıkartıldı.
Ülkemiz futbol kulüpleri
açısından da tam bir vergi cenneti.
İngiliz
Premier Lig yılık yaklaşık 1,2 milyar dolar civarında vergi geliri yaratırken,
ülkemizde sadece 19 kulübün vergi matrah farkı 1,9 milyar TL’na ulaşıyor. 19
kulübün beyan ettikleri vergi matrahı 850 milyon TL.
Dünya’da ve bizde
Sporcular ödedikleri vergi oranları
Japonya 50%
Ingiltere 50%
Almanya 45%
Italya 43%
Ispanya 43%
ABD 35%
Arjantin 35%
Hollanda 30%
Türkiye 5-15%
Spor Kulüplerinin vergi
SSK Borçları Yapılandırıldı
Bir
yandan kulüplere ve oyunculara ciddi vergi avantajı, muafiyeti getirilirken,
diğer taraftan futbol kulüplerinin birikmiş vergi ve sigorta primi borçlarına
da “çok özel” bir kolaylık sağlandı. Birikmiş borçlar donduruldu ve yıllık
yüzde 3 faizle, 10 yılda 120 ay taksitle ödeme ayrıcalığı tanındı.
Spor Kulüplerine Yeni
Vergi Yasası mı Geliyor?
Maliye
Bakanlığı ve Spor Bakanlığı’nın ortak çalışmaları sonuçlanmak üzere.
Profesyonel liglerde oynayan futbolcuların net kazançlarının tahmini yüzde
40'ının vergilendirilmesi bekleniyor.
Neler
yapılabilir?
1-
Spor kulüplerine yönelik Sadece vergi oranlarını arttırmak ve yeni bir vergi
yasası çıkartmak sorunu çözmüyor. Öncelikle mutlaka kulüplerimizi dernekler
yasasından kurtaracak yeni bir Spor Kulüpleri yasası çıkartılmalı ve kulüpler
buna göre yönetilmeli ve denetlenmelidir.
2-
Yine bu kapsamda; Kulüp finansalları UFRS (Uluslararası Finansal Raporlama
Sistemi)’ne göre düzenlenmelidir.
3-
Kulüplerin örgütsel yapılarında ve finansal tablolarında Şeffaflık
sağlanmalıdır. (Birden fazla finansal tablo düzenlenmesine yasal yaptırımlar
getirilmelidir.)
4-
Kulüplerin finansal sağlıklarını bozacak uygulamalardan kaçınılmalı ve Denk
Bütçe uygulanması zorunluluğu getirilmelidir (Bu kural zaten UEFA Finansal Fair
Play kriterlerinden bir tanesidir).
5-
Yöneticilerin hesap verilebilirliğini sağlayacak kurumsal yönetim modeli
kulüplerde egemen model haline getirilmelidir.
6-
Dernek statüsü devam ettirilecekse, bu yapıyı UEFA Finansal Fair Play
Kuralları’na uyumlu hale getirecek yeni düzenlemeler yapılmalıdır.
7-
Kulüplerin belirli büyüklükteki tüm gelir ve giderlerinin banka sistemi
üzerinden gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.
SPOR KULÜPLERİNİN
SORUNLARI İLE SPORDA ŞİDDET SORUNUNUN ARAŞTIRILARAK ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERİN
BELİRLENMESİ AMACIYLA KURULAN MECLİS ARAŞTIRMASI KOMİSYONU’NA “SPOR
KULÜPLERİNİN MALİ VE YÖNETİŞİM SORUNLARI VE BUNLARA İLİŞKİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ”
HAKKINDA RAPOR
İÇİNDEKİLER
I.
Genel
Olarak Dünya’da ve Ülkemizde Futbol Pastasının Büyüklüğü
II.
Sporun Finansı
III.
Futbolun/Sporun
Yönetişimi Sorunları
1.
Futbol Endüstrileşiyor
2.
Türk Futbolunun ana Sorunları
3.
Örgütsel/yönetsel Sorunlar IV. Makro İktisadi ve Mali Sorunlar
1.
Türk Futbolunun Üç Temel Açığı
2.
Yanlış Transfer Politikalarının Neden Olduğu Sonuçlar
3.
Hatalı Transfer Politikaları kulüplerin Öz kaynaklarını Eritiyor
4.
Temel Rasyolarda Olumsuzluklar
Çözüm Önerileri
1.Kulüplerin
Niteliksel Dönüşümünü Sağlayacak yapısal Adımlar (Uzun Vadeli Çözüm Önerileri)
1.1
Parasal Geliri Çeşitlendirerek Artırmak
1.2.
Altyapıyı ve Maliyet Yönetimini Esas alan Bir Yönetim Anlayışı
1.3.
Borçlanmanın Kontrol Altına Alınmasını Sağlayacak eni Yapı
1.4.
Ehliyetli-Yeterli Profesyonellere yetki Verilmeli
1.5.
Kulüpler Kurumsal Yönetime Yönlendirilmeli
1.6.
Türk Futbolunda bağımsız Mali Üst Kurul Oluşturulmalı
1.7.
Şirketleşme ve Halka Arza Özel Düzenleme Getirilmeli
2. Kısa Vadede Yapılması
Gerekenler
2.1.
Ne yapmalı?
2.2.
Kulüplerde Kurumsal Yönetim Egemen Örgüt Modeli Haline Getirilmelidir
2.3.
Futbola Mali Kural Getirilmelidir
Futbol Yıllık 225 Milyar
Dolar gelir yaratıyor.
Sadece
Futbol Kulüplerinin tüm Dünya’da yarattığı gelir 24 milyar dolara ulaşıyor.
Bu
gelirin 2/3’ü Kara Avrupa’sında yaratılıyor. Avrupa Futbol piyasasının
büyüklüğü ise 22 milyar dolar (15,6 milyar Eur) civarında.
Türkiye’de
ise futbol pastasının büyüklüğü 820 milyon dolar’a (585 milyon Euro) yükselmiş
durumda. (Avrupa pastasının % 4’ü)
Avrupa
son 7 yılda & 8 büyürken, Türk futbol pastası son 10 yılda % 290 büyüdü...
Ancak
karlılık istenen düzeyde değil. Avrupa’da futbolu domine eden beş büyük ligden
(İngiltere, İspanya, Almanya, Fransa ve İtalya)
İngiliz
Premiere Lig ve Alman Bundesliga faaliyetlerinden kar elde edebilmişlerdir.
Zararın
nedeni ücret ve maaşlardaki büyümenin, gelir artışının üzerinde artmasıdır.
Sporun Finansı
Futbolda
sportif performansın parasal performansa dönüşmesi günümüz futbolunun en önemli
sorunlarından birisidir.
Sportif
performans, parasal performansa, parasal performans ta yine sportif performansa
dönebiliyorsa buna “Futbolun Başarı Döngüsü” diyoruz.
Bu
döngü başarılı döngüye dönüştüğü oranda kulübün de marka değeri yükselmeye
başlıyor.
Ancak,
Futbolda finansal başarıya ulaşmada doğru, sağlıklı ve sürdürülebilir yönetimin
etkisi, kulübün ortaya koyacağı sportif performanstan daha önemlidir. (real
Madrid örneği) Bu gelir modeli yaratılması sürecinde yeterli gelir elde
edemeyen ve istenilen sportif performansa ulaşamayan kulüplerde gelirlerin
giderleri karşılamada yetersiz kalması, kulüpleri yoğun bir şekilde yabancı
kaynak kullanımına, özellikle de banka kredileri kullanımına itmektedir.
Ülkemizde
de spor kulüplerimiz 2000 ile 2009 arasında yoğun bir kredi kullanımına
yönelmişlerdir.
2000
yılında Süper Lig kulüpleri toplam 127 milyon TL’lik kredi kullanımı
gerçekleştirirlerken, bu tutar 2009 yılında 448 milyon TL’na yükselmiştir.
Kredi
kullanımında ise özellikle dört büyük kulübün (Beşiktaş, Fenerbahçe,
Galatasaray ve Trabzonspor’un) kullandıkları kredilerin toplamları sektörde
önemli bir yüzdeye sahiptir.
Nitekim
2009 finansal verileri itibariyle düzenlenen genel konsolide mali tablolardan
oluşturulan dört büyük kulübün; kısa vadeli yabancı kaynakları toplamı 677,5
milyon TL’na, Orta ve uzun vadeli yabancı kaynakları toplamları da 418,3 milyon
TL’na ulaşmıştır.
Bu
arada dört büyük kulübün futbol şubelerinin yarattığı toplam 622 milyon TL’lık
gelirin yüzde 67’si Futbolcuların Ücret, maaş ve bonservis ücretlerine
giderken, kalan %33’lük kısmının futbol şubesi dışındaki giderlere
harcanmasıdır.
Yine
dört büyük kulübün toplam gelirleri giderlerini %121 civarında aşmaktadır.
Avrupa’da bu oran %105 dolayındadır.
Dört
büyük kulübün toplam gelirlerinin, giderleri karşılamakta yetersiz kalması
kulüpleri net olarak 900.524.097 TL borçlanmaya sevk etmiştir.
Kulüpleri
borçlanmaya iten en önemli bir başka neden de yanlış transfer politikalarından
kaynaklanan sorunlardır.
Nitekim
Süper lig son beş yılda net 226.7 milyon Euro transfer açığı vermiştir.
Yani
futbolcu satımından elde olunan gelirler ile yapılan transfer harcamaları
arasındaki net fark aleyhte çalışmıştır.
Futbolun/Sporun
Yönetişimi Sorunları
1. Futbol Endüstrileşiyor
Futbolun
bugün lokal bir organizasyon olmaktan çıkıp, küresel ürün pazarlayan bir konuma
geçmesi, iyi kurumsal yönetişim (good corparate governance) uygulamalarını
zorunlu hale getirdi.
Olaya
futbol kulüpleri açısından bakıldığında, kurumsal yönetim kalitesinin yüksek
olması; kulüplere rekabet üstünlüğü sağlamak açısından, düşük maliyetli fonları
yaratabilme olanağını da beraberinde getirdi. Bu bağlamda iyi yönetilen futbol
kulüpleri, rakipleriyle aralarını giderek açıyorlar. Sahip oldukları devasa
bütçeler, onların lehine haksız rekabet sağlıyor.
A.Türk Futbolunun Ana
Sorunları
1990’lardan
sonra giderek parasallaşıp ticarileşen ve bunun sonucunda da endüstriyel bir
karaktere bürünen futbol doğal olarak Türk futbolunda da yapısal dönüşümlere
yol açtı.
Bu,
doğal olarak bazı sorunları da zaman içinde beraberinde getirdi.
Bu
sorunları ana başlıklarıyla ele alırsak;
a-
Kontrolsüz Transfer/Personel Harcamaları,
b-
Yetersiz Kulüp Tesisleri,
c-
Kulüplerin Artan Borçları,
d-
Stadyumlarımızın Eksiklikleri,
e-
Kurumsal Yönetim Yetersizliği,
f-
Sportif Altyapıların Eksiklikleri,
g-
Yanlış Şirketleşme ve halka arzın yarattığı sorunlar,
h-
Örgütlenme Sorunları (Yetersiz Kalan Dernekler Kanunu) Konuları karşımıza çıkıyor.
B- Örgütsel/Yönetsel
Sorunlar
Futbol
kulüplerimizin mevcut örgütsel yapılarının genel analizini yaptığımızda;
a-
Uzun vadeli kalıcı plan ve strateji yerine kısa vadeli günü kurtarmaya yönelik
bir örgütsel yönetim,
b-
Denetimden uzak ve başkanlık sistemi egemen,
c-
Kulüp denetimleri yetersiz ve ibra müessesesi çalışmıyor,
d-
Sorumluluktan uzak ben merkezci, ehliyetsiz yöneticilerin karar aldığı bir
yapı,
e-
Makro bakış açısından ve futbolun endüstriyel dönüşüm dinamiklerini
yakalayabilecek yetenek ve kapasiteden uzak bir yönetim anlayışı.
C-Makro
İktisadi ve Mali Sorunlar
a-.Türk
Futbolunun Üç Temel Açığı
Kulüplerin
genel konsolide mali tabloları bize üç açığın bir arada olduğunu gösteriyor.
Kulüplerin
dönen varlıkları, kısa vadeli borçlarını karşılamakta yetersiz kaldığı için
işletme sermayesi açığı,
Kulüplerin
faaliyetlerinin finansmanında kullandıkları öz kaynaklar içinde yer alan
şişirilmiş Değ. Artış Fonu(Mad. Dur. Varlık ve Bonservis değerleme) bedellerimi
çıkarttığımızda Öz kaynak açığı,
Kulüplerin
mevcut hazır değerleri içinde yer alan nakit ve benzeri likit değerleri dikkate
aldığımızda ise bunların toplam değerinin kısa vadeli borçları karşılamakta
yetersiz kalması nedeniyle Likidite açığı oluştuğu görülüyor.
2-Yanlış
Transfer Politikalarının Neden Olduğu Sonuçlar
SL
transferde net borçlu bir lig. Yani transfer gelirleri, transfer giderlerini
karşılamakta yetersiz kalıyor.
Transferde
ithalatçı bir yapımız var. Oyuncu dışsatım gelirlerimiz, giderlerimizin sadece
üçte biri kadar(%27).
Transferde
net borçlu olmak, kulüplerimizde önemli finansal sorunları beraberinde
getiriyor. Transfer gelir ve gider dengesindeki, gider fazlası durumu, süreç
içinde kulüplerin borçlanmalarını artırıyor.
Bu
kapsamda kulüplerimizin son beş yılda transfer açıklarının 226.7 milyo euroya
ulaşması, kulüplerimizin transfer finansmanında yabancı kaynağa yöneldiğini
ortaya koyuyor.
3.Hatalı
Transfer Politikaları Kulüplerin Öz kaynaklarını Eritiyor
Bu
durum ise, zaman içinde kulüplerin öz kaynak açıkları vermesine, transfer maliyetlerinin
giderek artmasına, buna bağlı olarak ta, yıllar itibariyle kulüplerin likidite
ve işletme sermayesi açıklarının büyümesine neden oluyor.
Bu
durum da zaman içinde kulüplerimizin kümule zararlarını(açıkları)artırıp
aktiflerini zayıflatacağı için rekabet güçlerini de geriletebilecek potansiyeli
bünyesinde taşıyor.
4.Temel
Rasyolarda Olumsuzluklar
Kulüpler
futbol faaliyetlerinden sürekli zarar ediyorlar, Konsolide futbol şubesi net
zararının, konsolide futbol şubesi gelirlerine oranı eksi %38.07, Konsolide
giderlerin konsolide gelirlere oranı ise %120,99.
Çözüm Önerileri
1-Uzun
Vadeli Çözüm Önerileri
1.1.
Parasal Geliri Çeşitlendirerek Artırmak
Tüm
kulüplerin finansallarındaki gelirler yukarıda saydığımız makroekonomik
riskleri göğüslemek için yetersiz ve tek tip. Genelde de naklen yayın
gelirlerine bağımlı bir gelir yapısı var. Avrupa’da olduğu gibi sportif
performanstan bağımsız gelir yaratacak bir yapıyı kurmalıyız.
1.2.Altyapıyı
ve Maliyet Yönetimini Esas Alan Bir Yönetim Anlayışı Bugün kulüpleri
borçlandıran temel şey: Kaynakların etkin ve verimli kullanılamamasının yanı
sıra gelirlerin giderleri karşılamada yetersiz kalması, bunda da ana faktörün
oyuncu maaş ve transfer ücretlerinin olması. UEFA Finansal Fairplay
kriterlerine göre oyuncu maaş ve transfer ücretlerinin gelirin yüzde
yetmişinden fazla olmaması gerekiyor. Bu nedenle kulüpler alt yapıya özel önem
vermeli.
1.3.
Borçlanmanın Kontrol Altına Alınmasını Sağlayacak Yeni Yapı
Kulüpler
faaliyetlerinden kar edemedikleri ve sürekli finansman açığı verdiklerinden
yoğun olarak yabancı kaynak kullanımına yönelmekteler. Özellikle de banka
kredileri. Bu nedenle kulüplerin başta banka kredileri olmak üzere yabancı
kaynak kullandırılmalarına bazı önlemler ve rasyolar getirilmelidir. Ve
kesinlikle Genel Kurul Kararı olmaksızın borçlanmaya gidememeliler.
1.4.
Ehliyetli-Yeterli Profesyonellere Yetki Verilmeli
Kulüplerin
şirket veya dernek yapısında olup olmadıklarına bakılmaksızın kesinlikle
Kurumsal Yönetim ve Yönetişimin egemen örgüt modeli haline getirilesi bir yasal
zorunluluk haline getirilmeli. Bu kapsamda kulüplerde kilit yönetsel görevler
ehliyetli ve yeterli profesyonellere bırakılmalı, bu kişilerin atanması için
Federasyonca “Fit and Proper Person “ (Yani işe uygun kişi) test
uygulanmalıdır.
1.5.Kulüpler
Kurumsal Yönetime Yönlendirilmeli
Deloitte’un
son çalışmasına göre 16,5 milyar euroluk bir büyüklüğe ulaşan Avrupa futbol
piyasası, artık kulüplerin bu pazardan daha fazla pay alabilmek adına,
birbirleriyle kıyasıya bir rekabete girdiklerini gösteriyor.
Bu
bağlamda çoğu kulüp ulaştıkları devasa bütçelerini daha iyi yönetebilmek,
sermaye piyasalarına açılarak daha ucuz fon temin etmek, iktisadi ve mali
başarıya ulaşarak, sportif başarıyı yakalamak adına kurumsal yönetişime doğru
yol almaktadır.
UEFA
Lisanslama sisteminin de etkisiyle Avrupa’da çoğu futbol kulübünün kurumsal
yönetim ve yönetişimi kendi örgütsel yapılarına uyarlamaya çalıştıklarını
görüyoruz.
1.6.Türk
Futbolunda Bağımsız Mali Üst Kurul Oluşturulmalı
Bugünkü
yapılanmasıyla Federasyon Kulüpleri Finansal ve iktisadi anlamda
denetleyebilecek, yönlendirebilecek ve koordine edebilecek durumda değil.
Tıpkı
Bankacılık sektöründe olduğu gibi Futbolda da mutlaka, bir Üst Mali Kurul
Oluşturulmalıdır. Bu kurul tamamen bağımsız, konusunun uzmanı, birikimli
kişilerden seçilerek değil, atanarak oluşturulmalıdır.
1.7.
Şirketleşme ve Halka arza özel Düzenleme Getirilmeli. Bugün kulüplerimizi
finansal ve iktisadi açıdan açmaza sokan en önemli sorunlardan birisi de
Şirketleşme ve Halka Arz’da yapılan yanlışlıklardır.
Kulüplerin
birkaç istisnai gelir kalemi dışında hemen hemen tüm gelirlerinin Sportif
A.Ş.’lere devir ve temlik olunduğu; buna karşın giderlerin kulüpte ya da Futbol
A.Ş.’de bırakıldığı bir model içinde yaratılan “sanal şirketler” aracılığıyla
İMKB’ye gidilmesinin önüne geçilmelidir.
2.
Kısa Vadede Yapılması Gerekenler
2.1.Ne
Yapmalı?
Kulüp
finansalları UFRS (Uluslararası Finansal Raporlama Sistemi)’ne göre
düzenlenmelidir.
Şeffaflık
sağlanmalıdır.(Birden fazla finansal düzenlenebiliyor)
Denk
Bütçe uygulanmalıdır.
Yöneticilerin
hesap verilebilirliğini sağlayacak kurumsal yönetim modeli kulüplerde egemen
model haline getirilmelidir.
Dernek
statüsü devam ettirilecekse, bu yapıyı UEFA Finansal Fair Play Kuralları’na
uyumlu hale getirecek yeni düzenlemeler yapılmalıdır.
2.2.
Kulüplerde Kurumsal Yönetim Egemen Örgüt Modeli Haline Getirilmelidir
Eşitlik;
şirketleşen futbol kulüplerinin tüm faaliyetlerinde, pay ve menfaat sahiplerine
eşit davranmasını ve olası çıkar çatışmalarının önüne geçilmesini ifade eder.
Şeffaflık;
ticari sır niteliğindeki ve henüz kamuya açıklanmamış bilgiler hariç olmak
üzere, şirketleşmiş futbol kulübüyle ilgili finansal ve finansal olmayan
bilgilerin, zamanında, doğru, eksiksiz, anlaşılabilir, yorumlanabilir, düşük
maliyetle kolay erişilebilir bir şekilde kamuya duyurulması yaklaşımıdır.
Hesap
verebilirlik; yönetim kurulu üyelerinin esas itibariyle anonim şirket
(İngiltere de PLC) tüzel kişiliğine ve dolayısıyla pay sahiplerine karşı hesap
verme zorunluluğunu,
sorumluluk
ise; şirket şeklindeki kulüp yönetiminin kulüp adına tüm faaliyetlerinin
mevzuata, esas sözleşmeye, şirket içi düzenlemelere, UEFA ve lokal federasyon
yönerge ve talimatlarına uygunluğunu ve bunun denetlenmesini ifade ediyor.
2.3.
Futbola Mali Kural Getirilmelidir
Kulüplerimizin
yetersiz gelirlerini aşacak şekilde harcamaya yönelmesi ve bunun yarattığı
“Gider fazlası” yıllar itibariyle kulüp borçlanmalarının geometrik olarak
artmasına neden olmuştur.
Kulüp
borçlanmasındaki artış ise ilave finansman gerektirdiğinden, kulüplerin
birikimli zararları da artmaya başlamıştır.
Bu
durum rekabet açısından sürdürülebilir ve kontrol edilebilir bir durum olmaktan
çıkmasına neden olurken; bu durumun kontrol altına alınabilmesi “Futbola mali
Kural” uygulamasını da bir zorunluluk haline getirmiştir.
Kısacası:
bahse konu yeni mali politika anlayışına göre borç artışının kontrol altına
alınabilmesi için bütçe açıklarının bu süreç içinde sürekli kontrol altına
alınması gerekiyor.
Yararlanılan
Kaynaklar:
Tuğrul AKŞAR, Endüstriyel
Futbol, Literatür Yayınları, İst., 2005 Tuğrul AKŞAR- Kutlu MERİH, Futbol
Ekonomisi, Literatür Yayınları, İst., 2006.
Tuğrul AKŞAR- Kutlu MERİH,
Futbol Yönetimi, Literatür Yayınları, İst., 2008 Tuğrul AKŞAR, Futbolun Ekonomi
Politiği, Literatür Yayınları, İst., 2010.
Türkiye Kurumsal Yönetim
Derneği, Kurumsal Yönetim İlkeleri Işığında Türk Futbol Kulüpleri Yönetim
Rehberi, TKYD Yayınları, İst. 2010 Hüsnü Güreli, 4 Büyük Spor Kulübünün Yapısal
ve Finansal Karşılaştırmalı Analizi, Yayınlanmamış Çalışma, İstanbul 2010.
Yorumlar
Yorum Gönder