Bir ARAP tarafından dile getirilen kısa bir serzenişin sözleri…

Bir ARAP tarafından dile getirilen kısa bir serzenişin sözleri… 

 Lütfen sakince ve düşünerek okuyalım! Burada söylenen sözler Peygamber efendimiz (sav) döneminden sonra İslam Dünyasında özellikle Arap aleminde yaşanan ve büyük bir çoğunluğu bizlere de sirayet eden hatalara dikkat çekilmektedir. 


 (Alıntıdır) 



 1400 yıldır ne dediler? Ne demek istediler? Neyi demek istiyorlar? Diye; dediklerini tefsir ediyoruz. 

 1400 yıldır Yahudi ve Hristiyanlara “gözyaşları daha fazla aksın diye” beddua ediyor, salavat (dua) getiriyoruz. 
 Ama bizim gözlerimizde yaş kalmadı! 

Vatanları yıkılsın diye beddua ediyoruz. 
Bizim elimizde yıkılmadık bir vatan kalmadı. 

Onların kadınlarına hakaretler edilsin diye (dua) söylerken bizim kadınlarımız hakaretler içinde kaldı. 

 1400 yıldır yağmur duaları ettik her yerde. 
Müslüman dünyası dışında (hariç) her yer yağmurla doldu. 

 1400 yıldır zekât topladık. 
Ama Müslüman ülkelerde (halkta) her geçen gün açlık ve sefalet daha da arttı. 

 - Ey uyuyan ümmet! 

 Beddua ettiklerimiz uzaya çıktılar. Aydan uzanıp dünyaya baktılar. Hücreyi (parçaladılar) böldüler. İkinci bir bilimsel devrim yaptılar. 

 Yaptıkları hatalardan ders çıkararak Allah’ın kullar üzerinde gerçek maksadı olan medeniyet, demokrasi, adalet üzerine insanın refahı için medeniyet kurdular. 

 Sizler sadece iki bacak arasında devrimlerle uğraştınız, uğraşıyorsunuz (hala). 

 Bu gün bile; cinsellik nasıl olur? Abdesti ne bozar, siyah köpek ve kadın önünde namaz kılmanın öğretisini tartışmaya devam ediyorsunuz. 

 Alimlerimiz büyük (!) içtihat kararı ile cihatta nikah için yaşlı adamı emzirmeyi, ölen eşi ile son defa cinsel ilişkiye girmeye fetva üzerine ittifak ettiler.! 

 Bunlar hakkında kitaplar yazdılar! 

Buna ek olarak barışçıl bir şekilde tecavüze uğramış kadına tecavüzcüsü ile nikah kıydılar. 

 Ey uyuyan ümmet! 

 Bizler (İslam alemi) aklımızı ve mantığımızı kullanmayı hak etmiyormuyuz? 

 Akıllarımız bu bilimden, teknolojiden, uygarlıktan, adaletten, demokrasiden faydalanmayı hak etmiyormu? 
 Hayret etmiyormuyuz? 1400 yıldır aklımızın rehin oluşuna. 

 Biz yarış atı ile tarla sürüyoruz. Eşeği de koşuya hazırlayıp koşturuyoruz. 

 Bundan ne zaman vaz geçeceğiz?



8 Mayıs 2022

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TARIMSAL KALKINMA VE KÖYE DÖNÜŞ PROJESİ (2007)

EKONOMİK MİLAT (2020)

GENÇLİK NEREYE GİDİYOR?