TFF BAŞKANI SAYIN YILDIRIM DEMİRÖREN'İN AÇIKLAMALARI

TFF BAŞKANI SAYIN Y. DEMİRÖREN’İN AÇIKLAMALARI

Geçenlerde TFF Başkanı Y. Demirören profesyonel futbol kulüplerimizle alakalı olarak bir özel kanalda açıklamalarda bulundu. Yaptığı açıklamalar gerçekten çok önemliydi. Hatta tarihi açıklama bile denebilecek mahiyette idi. Ama ne kulüpler ne de medya konuya uzaktan bile değinmediler. Sadece bir-iki spor yazarı twiter hesabından açıklama yapabildi. Bir de Kaya Çilingiroğlu kanaldaki programda eleştiri yaparak Demirören’i hedef alan açıklamalarda bulundu…

Yapılan bu açıklamalar orta-uzun vadede en çok TFF Başkanı Demirören’e zarar vereceği bu kadar açık olan bu açıklamaları TFF Başkanı neden yaptı? Veya bu açıklamaları yapmasına neden olan neydi. Programda nasıl gelişti bu durum?  Bu sorular ilk akla gelenler denebilir.

Aslında çok açık ve kulüplerimizin durumunu ortaya çıkarmak üzerine kurgulanmış bir programdı. Bu şekilde kamuoyuna mesaj verilmiş, kulüp yöneticilerinin kulüplerini yönetemediğini, var olan finansal sorunlardan kaynaklı olarak mevcut başkan ve yöneticilerini sıkıntıya sokacak, şahsi servetlerini tehdit edecek bir yasal (tüzük) altyapıyı hazırlamak istemişlerdi. Ama kulüpler bunu erken kavrayarak bu oyuna düşmemek için topa girmediklerini düşünüyorum. En azından bana gelen bilgiler bu doğrultuda.

Bir diğer neden de; yukarıda izah etmeye çalıştığım altyapı ile birlikte işletilen FUTBOL A.Ş projesine zemini daha da hazır hale getirmek ve süreci hızlandırmaktı.  
Bunu zaman içinde daha net göreceğiz…

Ben konuya kendime göre bir bakış açısı getirerek birkaç soru sormak istiyorum. Umarım bu açıklamalar hem kulüplerimizi hem de spor kamuoyuna fayda sağlar. Amacım ve gayretim fayda sağlamaya yönelik olduğunu bir kere daha söylemek istiyorum.

1-    Sayın Başkan açıklamasında kulüplerimin 3,5 Milyar USD borcu olduğunu, bunun %90 nının 4 büyük kulübe ait olduğunu söylemiştir.
Bu doğru bir bilgidir. Çok da kritik ve yaptırımlara neden olacak niteliktedir. Ancak bu borcun %25 i Sayın Başkanın BJK Kulüp Başkanlığı yaptığı dönemde yaptığı ve bıraktığı borçtur…
2-    Kulüplerimiz alt yapıya önem vermeli ve mutlaka bu konuda ilerleme sağlanmalıdır, dedi.
Bu da %100 doğru bir açıklamadır. Ancak “neresinden tutarsanız tutun” kulüplerin olumsuz yapısal durumundan dolayı YABANCI SAYISINI SERBEST BIRAKAN da kendisidir. Peki, hem alt yapı deyip hem de yabancı sayısını sınırsız yapmak NEYİN durumudur? Bunun bir izahı varmıdır?...

3-    Her başkan-yönetim kendi döneminde yaptığı borcu üstlensin ve ödesin dedi Sayın Başkan.
Bu da bin kere doğrudur.
Ama kendi BJK Başkanlık dönemini neden muaf bırakıyorsun?
Bunu sormazlar mı adama? Zira Sayın Başkan BJK da başkan olduğunda Kulübün 17 milyon borcu varken, başkanlığı bıraktığı zaman 250 milyon Borcu vardı… Spor kamuoyunda sorumluluk taşıyanlar bunu sormazlar mı?

Ben sadece bu kadarcık konuyu ele almak istedim.

Ama buna benzer çok daha fazla karşılaştırmalı soru sormak mümkündür.

Bu arada Rıdvan Dilmen’in CNNTÜRK te Hakan Çelik ile yaptığı programda dile getirdiği konuya tam olarak katıldığımı belirtmek istiyorum. Daha önceki basın bültenlerimde bu konuda açıklama da yapmıştım. O da şudur. Hakan bey “TFF ve Kulüpler siyasetin futbola karışması” konusunu soruyor. Rıdvan Bey de şu cevabı verdi: Hayır “TFF ve Kulüpler Siyaseti futbola karıştırıyorlar” dedi. Kesinlikle doğru bir tespit. Bu açıklamasından dolayı Rıdvan Dilmen’i tebrik ediyorum…

Özellikle bakanlığa ve Sayın Cumhurbaşkanına yanlış bilgi verildiği kanaatindeyim. Zaten Rıdvan Bey de bunu anlatıyor…

Bunu yaparken taraftarlık ve diğer siyasi konuları da alet ediyorlar. Bunlar açığa çıktıkça hem bakan hem Cumhurbaşkanımızın tepki vereceğinden eminim. Sadece bekleyip bunların daha da açığa çıkmasını ve daha yakın ve itimadı yüksek kişilerin dile getirmeye devam etmesi gerekiyor. Benim daha fazla gücüm yetmiyor. Ama talep edilirse bunları kendilerine çok daha anlaşılır şekilde ifade etmeye hazırım…

Tekrar ediyorum…

Türk futbolu iyi yönetilmiyor!!!

Her geçen zaman bataklıkta çırpınan yapıya dönüyoruz. Bunun bir an önce halledilmesi lazım. Bunun TFF ve Kulüplerin hatasını ve pisliğini devlet tarafından temizlenmesine fırsat vermeden bunun yapılması çok ama çok önemlidir… Birileri bu pisliği devlete temizletme programını işletmeye başladı. Dilerim bu hataya düşülmez.

Allah ömür ve imkân verirse bu konuları zaman zaman dile getirecek ve işin çözümü için sorumluluk almaya niyetli olduğumu anlatmaya devam edeceğim.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

TARIMSAL KALKINMA VE KÖYE DÖNÜŞ PROJESİ (2007)

KÖYE DÖNÜŞ PROJESİ Daha önce “21. YY ın Siyaset Stratejileri” diye başlıklar halinde yazdığım bir yazıda ele aldığım konulardan birisi de “KÖYE DÖNÜŞ PROJESİ” idi. Aslında çok kolay uygulanabilecek bir proje değil. Çünkü işin içinde ülkenin stratejik planlaması için uğraşan her çeşit erk (?) ler, bu tür projelerin çok ciddi "görünmeyen" engelleri olur. Bu durum sadece bizim ülkemiz için değil elbette; benzer tüm ülkeler için de geçerlidir. Zira bu tür projeler ÜLKELERİN KONTROL EDİLEBİLİRLİK "gelişim" ETKİSİ AZALDIĞI için KONTROL EDENLER tarafından engellenerek farklı uygulamaları hayata geçirebilirler. Bazen sosyo-politik olarak ambalajlanır ve asıl yapılmak istenenler de kısa ve orta vadede unutturulabilir. Dolayısıyla bu gün TARIM POLİTİKAMIZDA meydana gelen aksamaların veya beceri noksanlığının başında bu tür çalışmalar hep olmuştur. Siz ne kadar buna engel olmaya çalışsanız da konuyu anlattığınız KARAR VERİCİLER genellikle hareket ettikleri erkleri...
Devamı

EKONOMİK MİLAT (2020)

EKONOMİK MİLAT (2020) Ülkemizin içinde olduğu ekonomik sorunlar ile alakalı, şu ya da bu şekilde diye ortaya kabahatli çıkararak sonuç alınacağına inanmadığım için; ben de çorbada tuzum olsun diye bir çözüm önerisi sunmak istiyorum. (Bu çalışma benim şahsi kararım değildi. Ülkeyi yönetmiş/yöneten birçok arkadaşla yapılan bir dost sohbetinde ortaya çıkan tespite dayalı yapılan bir çalışmadır)  Bu nihai bir metin değil elbette. Üzerinde eklemeler ve değişiklik yapılacak birçok tarafları olacaktır. Burada hazırladığım çalışmanın (tamamı 70 sayfalık bir kararname taslağıdır) sadece özetini okuyacaksınız. Elbette talep edilirse detaylı anlatırız…  Bu olağan üstü durumla alakalı 33 yıllık ticari hayatın ve 15 yıllık yatırım danışmanlığı ve iş hayatımın verdiği tecrübe ile bir çözüm önerisi ortaya koyabilmek için vatandaşlık görevimi yapmak istedim.  Burada anlatılan her bir madde en ince detaylarına kadar düşünülerek yazılmıştır. Her birisinin kendine özgü bir dayanağı vardır. ...
Devamı

GENÇLİK NEREYE GİDİYOR?

Bu yazı değerli Komşum Prof. Dr. Nurşen MAZICI hocamdan gelmişti bu gün.  Bir genç önemli köşe yazarına yazmış.  Gönderen, Hangi genç yazdıysa alnından öpeyim, demiş.  Ben de daha fazla kitleye ulaşsın diye kendi bloğumda "ALINTIDIR" diyerek yayınlamak istedim. Keşke adını bilseydim. Gururla buraya yazardım "falandan alıntıdır" diye... Yüreğine sağlık kardeşim. --------------------- Ben 21 yaşında bir üniversite öğrencisiyim. Yazılarınızı fırsat buldukça okuyorum. Yazılarınızda sık sık “Gençlik nereye gidiyor?” türünden yakınmalarınız oluyor? Gençlik derken herhâlde lise ve üniversite öğrencilerini kastediyorsunuz. Bu durumda ben de nereye gittiğini çok merak ettiğiniz o grubun bir üyesiyim. Madem bu ülkede yaşayan insanları gençler ve yetişkinler olarak ikiye ayırdınız, ben de siz yetişkinlere bazı sorular sormak istiyorum. Bir köşe yazarı olarak gençlerin nereye gittiğinden çok, yetişkinlerin nerede durduğuyla ilgilenmeniz gerekmiyo...
Devamı